Nerede şen bir kadın kahkahası duysam içim bir tuhaf olur, yüzüme bir gülümseme yayılır, ortamın güvenli olduğuna dair hisse kapılırım.
Eğer bir ortamda kadınlar kahkaha ile gülebiliyorlarsa, bizim gibi ataerkil, kadına baskının yoğun olduğu toplumlarda diğer kadınlara gizli bir işaret olur. Burada rahatça insan gibi davranabilirsin diye fısıldıyordur o kahkaha. Burada tehlike yok, arındırılmış bölge, sınırlar korunuyor, can güvenliğin teminat altında. Ve işte o an omuzlarındaki bin yılların yorgunluğu gevşer, işkenceli günler geçirerek senin dünyaya gelmeni sağlamış; başta annen olmak üzere tüm ata kadınların sana aktardıkları yoğun korkular tek tek hücrelerinden çıkmaya başlar. Usta bir yoginin meditasyon seansından çıkmış gibi huzurla dolarsın. “Evet evet, burada kahkaha ile gülmek serbest…
Ve bu huzur ânı o mekandan çıkıp bir kadın hıçkırığı, yanaktan süzülen gözyaşı, incinmiş bir kadının yüz ifadesini görene, duyana kadardır. Çok geçmez o da hemen kendini gösterir zaten. Çünkü küçücük alanlarda geçici olarak sağlanmış güvenli ortamların süresi kısıtlıdır. Çok geçmez üstünden bir erkeğin kıskançlık krizlerine girmesi, sırf yapabiliyor diye kadınını örselemesi, hatta ötesine geçip tekme tokat yerlerde sürüklemesi olmadı uğursuz bir darbeyle oracıkta soluğunu kesmesi için çok geçmez…
İşte bu yüzden, ama özellikle bu yüzden kadının kendi emeğini ortaya koyup kendi öz bakımını ve öz geçimini sağlaması, gönlünce yaşamak için ileriye doğru bir adım atabilmesi için birlik beraberlik şart. Birbirine hasetten, çekememezlikten, saçma sapan öğretilerin tortuları nedeniyle kadının kadını aşağılamasından çok ama çok ötede bir birlik ve beraberlik olmalı.
El ele verme sırası kadında! Şimdi biz el ele vermeli kendi bacaklarımızın arasından çıkarıp topluma kattığımız erkeklerin elinden, kendi ellerimizle teslim ettiğimiz hürriyetimizi; kaybettiğimiz güvenliğimizi, sağlığımızı, insanca ve elbette kadınca yaşama haklarımızı geri almalıyız. Bu bir savaş!
Bu bir savaş! Fakat eril genlerin icat ettiği savaş kelimesindeki gibi kanlı bıçaklı değil. Kendi doğurduklarımızı eğiterek, yan komşumuz kadına el vererek, iş imkanları araştırarak, kooperatifleşerek; köylere, uzak kentlere kıvılcımlar götürerek ve hatta kadın benliğini yeniden dizayn ederek yol almalıyız. Ekonomik olarak kurtulan kadın, özgürlük şerbetinden yudumlamış demektir.
Kadın kahkahası özgüvenin ve çevresel güvenliğin fısıltısıdır… Kadınların kahkahalarının gök kubbeyi şenlendirdiği günlere selam ile…
Yorumlar
Yorum Gönder